Yöremizde yaygın olan atma türküler, halk nükteciliğinin en seçkin ürünlerindendir. Düğünlerde, derneklerde, özel eğlencelerde saatler süren atışmalar ilgi ile izlenir. Atışmalarda kızmaca-darılmaca yoktur. Sövgüye dönüşmeyen her türlü deyiş hoşgörüyle karşılanır. Atışmalalar genellikle usta türkücüler arasında yapılır. Erkek türkücüler erkeklerle kadın türkücüler kadınlarlarla atışır. Mısır ayıklama ve fındık toplama imecelerinde uzaktan uzağa da olsa kızlarla erkekler arasında karşılıklı olarak atılan türküler, yüreklerde gizlenen duyguları açığa vurur. Olağan durumlarda yapılan atışmalar , karşılıklı söz yarışı biçiminde sürüp gider. Atışanlar ister kadın ister erkek olsun, söylenen türküler az çok birbirine benzer:
[color=yellowgreen]Şu karşida sazacuk
Otlar orda buzacuk
Bi sen söyle bi da ben
Atişalım azacuk
Elümdeki sigara
Duşti gömuldi kara
Sen türki bilmeyisın
Defol ordan maskara
[color:d4b7=navy:d4b7]Atma türki atarım
Canlarıni yakarım
Eski çaruklarımi
Boğazına takarım
Yondum köşe taşini
Kodum oni varişa
Demin türki söyleyen
Şindi çiksın yarişa
Ben burali deyilım
Ovaliyim ovali
Arkamda asilidır
Türkilerın çuvali
Derenın kıyisinda
Desti yikarım desti
Derım sağa bi türkü
Oturusun göt isti
Kestım funduk çubuğu
Karişturdum furuni
Çok afkurma karşimda
Kırarım munzuruni
Ahır altinda hurma
Dallari burma burma
Attım sağa bi çaruk
Ye da bağa afkurma
Attım sağa bi daha
Sakla oni sabaha
E sanducak sanducak
Yeşil boya boyandın
Demin türki söylerdın
Şindi niye dayandın
Eneceğum yaliya
Yelken açturacağum
İnnadım innat olsun
Seni bastıracağum
Kıratımın belini
Eğer vuruyi eğer
Senin elli türkini
Benim bi türkim değer
Kırani aşamasın
Düze ulaşamasın
Yazuk nefeslerine
Benlan yarişamasın
Türkilerin çuvali
Elli sene söylesam
Bitüremem olari
İnce funduk çubuğu
Salinır tepecuğu
Ne afkurursun orda
Zerdava köpecuğu
Kestim funduk çubuğu
Karişturdum furuni
Çok afkurma karşimda
Kırarım munzuruni
Kızlar ve erkekler arasındaki atışmalarında kızların söylediği türküler daha ağır, daha dokunaklı sözlerle söylenir. Erkekler genellikle alttan almayı yeğlerler. Kadına duyulan saygının soylu bir anlatımıdır bu.
ERKEKLER
Ata binen ağadır
Atnı başi dağadır
İşit sevdiğum işit
Bu türkiler sağadır
KIZLAR
Ben ketana girende
Çuha gibi dokurum
Ben türki söyleyende
Katip gibin okurum
ERKEKLER
Atımi otlatırım
Kayadan atlatırım
Senin gibin kızlari
Türkilan çatlatırım
KIZLAR
Bahçelerde beklerim
Çift oldi köpeklerim
Çok afkurma karşimda
Ben kendimi beklerim
ERKEKLER
Derin derin göllerin
Dibine dalacağum
Ahdettim yemin ettim
Kız seni alacağum
KIZLAR
Keçi çikar ağaca
Kulaklari alaca
Ula ben seni almam
Boşina girma borca
ERKEKLER
Kırmizi çiçekleri
Ben yakama takarım
Kız seni alamasam
Habu köyi yakarım
KIZLAR
Arkasindan aşağa
Saçinın yumuşağı
Ben seni alır mıyim
Bok yiyenın uşağı
ERKEKLER
Başundaki çömberin
Ben verdim parasini
Seni alan uşağun
Satarım anasini
KIZLAR
Haburadan ukari
Dağa çikalım dağa
O kadar seveyisan
Biraz acidım sağa
ERKEKLER
Sari çiçekler açti
Saksilara dolaşti
Sen benımsın ben senın
Falci bize fal açti
KIZLAR
Yüksek dağın kuşiyim
Selviye konacağum
İste beni bobamdan
Vermesa kaçacağum
ERKEKLER
Bahçede çay ağaci
Yaprağı dizi dizi
Gel uyu da kaçalım
Kimse görmesın biz.
Gelin-kaynana atışmaları kadın düğünlerinin ve kadın imecelerinin vazgeçilmez eğlencesidir. Türkücü kadınlar kendi aralarında gelin-kaynana rolüne girerek karşılıklı türkü atışlarına girişirler.
KAYNANA
Seni Urumun kızi
Ahıra enmedın mi
O bobağun evinde
Terbiye görmedın mi
GELİN
Sanki cazi karisi
Diline bak diline
İki günluk olmadan
Azap eder geline
KAYNANA
Sular serin akayi
Doldursana kufayi
Ormanda mi beyittın
Hağu kalın kafayi
GELİN
Kaynana gelinıni
Domuz gibi buyurma
Her yaptuğum kusuri
Kaynatama duyurma
KAYNANA
Ormanda gezeyisın
Maymuna benzeyisın
Oldun yaban domuzi
Oğlumi ezeyisın
GELİN
Yüzum beyaz ay gibi
Kaşlarım da yay gibi
Oğlun bağa ev aldi
Koskoca saray gibi
KAYNANA
Oğluma çatacağum
Seni boşatacağum
Tutacoğum kolundan
Dişari atacağum
GELİN
Taştan atla kaynana
Ketan katla kaynana
Oğlun beni boşamaz
Yat da göber kaynana
KAYNANA
Saçi saçakli gelin .
Kara kuşakli gelin
Dün geldın haım oldun
Leylek bacaklı gelın
GELİN
Çayirda ot kaynana
Başinda bit kaynana
Bizımilanlan yanyana
Dışarı git kaynana
Baba ile oğul arasında geçen yazılı atışma, bu türün ilginç örneklerinden biridir. Askerdeki oğul, karısının gebe kalıp kalmadığını merak eder ama bunu açıktan açığa babasına soramaz. Mektubunun sonuna şöyle bir türkü ekler:
Yüru mektubum yüru
Haberini al da gel
Bir iduk iki olduk
Üç olduk mi sor da gel
Babası bu soruyu başka bir türküyle yanıtlar:
Bu mektup eyi mektup
Boyle mektup gene yaz
Tohumun çüruk çikti
Yazin gel da gene kaz
Askerlik de gurbet gibidir. Gerçi şimdilerde nereye gittiği, ne zaman döneceği belli olmayan çile dolu askerlik yılları yok ama gene de ayrılık acısı, ana-baba-kardeş özlemi ve de sevda ateşi genç insanlann yüreğinde kor olur. Böyle durumlarda en güvenli sığınak askerlik türküleridir.
Karadeniz'ın eni
Asker ettiler beni
Gel otur konuşalım
Daha göremen seni
Bi matara yaptırdım
Yandan asilır yandan
Asker ettiler beni
Sevdaluk da bir yandan
*********************
Gemi gelıyi gemi
Eklidır direkleri
Askere gidenlenn
Dertlidır yüreleri
Gemideyim gemide
Ayağum yemenide
Alma beni kuraci
Nişanlim var geride
********************
Yaylanın çümenleri
Kardan görünmez kardan
Boba ver bedelımi
Ayirma beni yardan
Asker ettiler beni
Kuram çikti Yemen'e
Vuruldum sol taraftan
Kanım akti cümene
***********************
Kasatura sallansın
Asker olan yollansın
Askerlukten kaçanlar
Yere girsın arlansın
Kemençemun telleri
Bağlamadır bağlama
Asker ettiler beni
Sakın beni ağlama
Kaynak: Akçaabat-H.Gedikoğlu/Akçaabat Belediyesi Kültür Yayını I.